-
Copyright © 2013. Created by Google Ads Uzmanı Türkiye Derya Mert
İsimsizsin sen, çünkü konmamış adın henüz daha.. Açmamış bir tomurcuksun dalında. Ben isimsizleri severim yaşamamış olanları mesela yani hiç kirlenmemişleri. Çocukları severim, gökyüzünü mesela, denizi severim birde balık tutanları tabi. Şimdi herkes bekliyor hakettiği mutluluğu almak için kendi sırasının gelmesini..
Bazen Albay’a soruyorum herkes üstümüze geliyor ise acaba biz ters gidiyor olabilirmiyiz? Diye.. Fakat çok sevdik be albayım! Sonra ansızın aklımıza geliyor; Masallar albayım, masallar bu dünyada mutlu sonla biten bir tek onlar.. Çok sevdik lakin artık yorulduk. Allah kahretsin gözlerimiz çok ses çıkarıyor albayım. İnsan tükenirken anlatmak istemiyor, doğmakla ölmek arasında günden güne bitiyoruz. Yürümeyi öğrendiğimiz hayatta yolu bilmiyor fakat sürekli ilerliyoruz. Cümleler, kelimeler tarih boyunca gelmiş geçmiş tüm öğretiler yazıtlar bazı anlamlara gelmiyor. Biz kimiz Albayım? İnsan anlatmak istiyor ama bir yandan konuşmak istemiyor.
Ben kitap değilim albayım beni okuyarak anlayamazsın. Kim bilecek acaba benim insanlarda kaçtığımı? Ama insanlar hiç gitmesinler, gitmemek üzere giderlerse çok üzülürüm dayanamam. Albayım benim başıma ne geldiyse aklımdan geldi.. Çıplaklığımız, bencilliğimiz, sefilliğimiz, ahlaksızlığımız hiçliğimizle damga vurduğumuz alçaklığımızla son mermilerimizi sürelim şarjöre, basalım tetiğe dağılsın beynimiz.
Sahi onun adı neydi? Zannetme gelip geçer, kıyamete kadar gider albayım.
Kendi kendimize verdiğimiz sözü tutmak en çabuk unuttuğumuz şeydir ne yapsak. Madem ki bu dünya bile yok olacak bir gün sevginin bitmesine insan neden üzülsün?
Hamlet..
İnsan üstün bir güzelliği özlememişimdir. Coşkun ve taşkınlığında akıl böyle deli ederken bizi yaşadıklarımız gerçeğin dışında.. Hicvettiğim her
eylemin acizliğinin öznesiyim.
Copyright © 2013. Created by Google Ads Uzmanı Türkiye Derya Mert